Söz konusu Tatlı ve Güllüoğlu olunca Canan Hanımdan gelen davet üzerine hiç düşünmeden Evet dedim. Güzel bir kahvaltının ardından bize hoş sohpeti ile eşlik eden Nejat Güllü ile günümüz daha bir güzellişti.
Nejat bey bize bu işe nasıl başladığını nasıl büyüdüklerininden bahsetti bol bol sohpet ettik.
Kışın okula gidip , yazında Gaziantep ' te amcasının dükkanında çırak olarak çalışmış ve sonunda bu emeğinin karşılığını alarak Baklava ustası olmuş ve Güllüoğlu ' nu adını Yurtiçi ve Yurtdışına taşımış.
Bu arada benim severek tükettiğim Sütlü Nuriye ' nin mucidi Nejat Beymiş onunda ilginç bir hikayesi var
Darbe olduğunda baklava fiyatının yüksek oluşundan dolayı maliyetin altında satılması için emir verilince ne yapalım ne edelim diye düşünülürken ortaya Sütlü Nuriye çıkmış kapanmakta olan dükkan yeniden ayağa kalkarak satışlar devam etmeye başlamış.
Nejat beye iyi baklava olup olmadığını nasıl anlayacağız diye sorduğumuzda bize şöyle anlattı
Baklava önce göze hitap edecek , altın sarısı olacak , yerken hışırdıyı hissedecek, yağın ve fıstığın kokusunu hissedecek, bir dilim yediğiniz zaman bir tane daha yemek istiyorsanız iyi baklavadır.
Hoş Sohpetin ardından Kağıthane ' de ki İmalathaneyi gezdikten sonra Katmer yapmak için ustamızın yanına gittik.Ustamız bize Katmer hamurunu yapım inceliklerinden bahsetti , beraber hamur açtık (veya ben açtığımı zannetim :) ustanın hamur açımını görünce hayretle izledim hele o hamurun havada çevrilmesi ayrı bir meziyet.
Anlaşılacağı üzere bügün tatlıya doyduk diyebilirim ,
Güler yüz , Hoş sohpet ve İkramlar için Nejat Güllü ' ye ve Canan hanıma teşekkürler
Tatlı tadında günler geçirmeniz dileğiyle
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder